13 Ekim 2007 Cumartesi

Işık, “Referandumda üç temel unsuru getirdik”




Ak Partililer bayramlaşma için bir araya geldiler. AKP Kocaeli Milletvekillerinden Fikri Işık, AKP il başkanı Necdet Eksen ve il yönetim kurulu üyelerinin yanı sıra AKP Karamürsel ilçe başkanı Zekai İren, İl genel meclisi üyesi Feridun İskit, Akçat Belediye Başkanı Mustafa Yılmaz, Dereköy Belediye Başkanı Ali Kocabıçak, Kızderbent Belediye Başkanı Nurettin Altun, Yalakdere Belediye Başkanı Osman Özçiçek ve Ak Partili Belediye Meclis üyeleri Perihan Şen, İbrahim Usta, Selami Demir, İsmail Peker, Fevzi Utaş ve Ali Algüzey ile birlikte çok sayıda partili katıldı.
Ak Parti Karamürsel İlçe Teşkilatında gerçekleştirilen parti bayramlaşmasında bir konuşma yapan ilçe başkanı Zekai İren, “Şimdi önümüzde referandum var. Üç günlük bir program yaptık. Bayramın ikinci günü yapacağımız belde ziyaretlerimizde, referandumla alakalı konuyu teşkilatlarımızla paylaşacağız. 21 Ekimde sandıkta evet oylarının en fazla çıkması için arkadaşlarımızla bir çalışma içersine gireceğiz. Seçmenimizin sandığa gitmesi için elimizden gelen gayreti göstereceğiz” dedi.
Partinin teşkilat bayramlaşmasına konuk olarak katılan Ak Parti Kocaeli Milletvekili Fikri Işık’ta yaptığı konuşmasında, “Yoğun bir gündemi hep birlikte yaşıyoruz. Sıcak gündemin ilki terör, ikincisi Ermeni sorunu ve üçüncüsü de Referandum. Biliyorsunuz 80’li yılara gelene kadar sağ sol ve anarşi ortamı vardı. Daha sonra Asala geldi. Daha sonra PKK çıktı. PKK’yı uzun süre Rusya ve onun çevresindeki ülkeler himaye ettiler. Şimdide bu bölgenin tekrar şekillenmesi ve yeniden dizayn edilmesinde Türkiye’yi güçsüz bırakmak isteyen çevreler destekliyor bu terörü. Biz uyanık olacağız. Biz teröristi avlayan pozisyondan ziyade terörün ortamını kurutan anlayış içinde olmalıyız. Bunu aynen 4,5 yıl boyunca Ak Parti iktidarında izledik. Bunun en önemli göstergesi 22 Temmuz seçimlerinde Türkiye’nin bir bütün olarak ortaya koyduğu sonuçtur. Bizim vatanımızın hiçbir bölgesi ayrılık istemiyor. Üniter devlet yapısı konusunda her bölgemiz hassas. Bundan sonra hükümetin ve bütün kurumların uygulayacağı strateji oradaki halkla teröristi izole eden ayıran halka sonuna kadar şefkat, teröriste de devletin gücünü sonuna kadar göstereceği politikadır.” dedi. Işık konuşmasının devamında, “İkinci konu olarak ta Soykırım iddialarının, ABD’de dış ilişkiler temsilciliğinde oylanması oldu. Bu oylama daha önce iki defa yapılmış. Birinci oylama 2000 yılında 38-12 gibi bir oyla kabul edildi. İkinci oylama 2005 yılında 40-8 olarak üçüncüsü de 27-21 olarak on uçlandı. Artık hayırlar evete çok yaklaştı. Bu tasarı ülkemize karşı devamlı oynanan bir silah. Türkiye’ bir Ermeni soykırımı olmadığını biz hepimiz iyi biliyoruz. Biz Ak parti olarak dedik ki; siz soykırımın yapıldığını mı iddia ediyorsunuz. Evet soykırım yapıldı diyorsunuz. Biz diyoruz ki yapılmadı. Gelin bunun kararını siyasiler vermesin tarihçiler versin. Ne yapalım Ermeni tarihçiler, Türk tarihçiler ve Batıdaki ilmi yeterliliği olan tarihçilerden oluşan bir komisyon kuralım. Bu komisyon başta Osmanlı belgelerini Batı arşivlerinin tamamını tarasınlar ve ortaya gerçek çıksın. Türkiye bu görüşü götürünce Avrupa’da bir telaş başladı. Bu teklif boğulmaya çalışıldı. Neden, Avrupa arşivlerinde 1914 yılında İngilizlerin Ermeni gençlerini nasıl kışkırttığını da göreceksiniz. Ondan sonra Ermeni’nin Anadolu’da hangi mezalimi yaptığını da göreceksiniz. Daha sonrada Anadolu’dan kaçma veyahut ta kaçma gerekçelerini de göreceksiniz. Sonuçta Türkiye’nin orada bir kusurunun olmadığını göreceksiniz” dedi.
Işık konuşmasının sonunda ise referandum olayına değindi. “Mecliste Cumhurbaşkanı seçimi önceki dönem kilitlendiğinde bu yönde bir karar alınıştı. Yani Cumhurbaşkanını halk seçsin. Şimdi CHP bu kararın oylanmasına karşı geldiğini görüyoruz. Neden, çünkü; CHP’nin oy oranı yüzde 20 dolayındadır. Bu oranla Cumhurbaşkanı seçilemeyeceğine göre de eğer halk seçerse bir daha bu zihniyette bir kişi Cumhurbaşkanı olamaz. 21 Ekimdeki referandumda biz neyi getirdik. Üç temel unsuru getirdik. Bir, Cumhurbaşkanını halk seçsin. İki, Milletvekili seçimleri beş yılda değil de dört yılda bir yapılsın. Üçüncüsü olarak ta TBMM toplantı yeter sayısı hiçbir şekilde 184’ün üzerinde olmamalı. Çünkü, çok iyi biliyorsunuz Anayasa Mahkemesi bize göre yanlış bir karar aldı. 367’yi toplantı yeter sayısı saymakla azınlığın çoğunluğa tahakkümünün önünü açtı. Bunu düzeltmenin tek yolu Anayasa değişikliği. Eğer bu referandumda halkın büyük bölümü evet oyu kullanırsa Türkiye bir daha 367 sorunuyla karşılaşmayacak. 21 Ekim referandumu partimiz açısından son derece önemlidir”dedi.
Haber: Neslihan Başak

Hiç yorum yok: